Sosyal Medya – Hakaret – Beddua – İfade Özgürlüğü

“bırakın bu işleri, yediniz yediniz doymadınız, allah belanızı versin, mübarek günde insanı günaha sokuyorsunuz, günahı vebali boynunuza olsun” şeklindeki mesajlar hakaret suçunu oluşturmaz.

Bir hareketin aşağalayıcı/onur kırıcı olup olmadığı nispi olup zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir.

Kişilere yönelik her türlü ağır eleştirici veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte olması gerekir.

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/2591 Esas, 2019/1321 Karar, 15.01.2019
İstanbul Barosu Dergisi, 2021, Sayı:5, Sf. 528

“İstem yazısında “Dosya kapsamına göre, şikayete konu tweetin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu2nun 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunu oluşturmadığından bahisle hiçbir soruşturma işlemi yapılmadan kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmişse de … rumuzlu tweeter kullanıcısı tarafından müştekiye hitaben yazılan “bırakın bu işleri, yediniz yediniz doymadınız, allah belanızı versin, mübarek günde insanı günaha sokuyorsunuz, günahı vebali boynunuza olsun” şeklindeki mesajın içeriği itibarıyla şüpheli hakkında kamu davası açmaya yeterli delil bulunduğu, delllerin takdir ve değerlendirme yetkisinin mahkemeye ait olduğu cihetle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca soruşturma yapılarak şüphelinin kimliğinin tespiti ile kamu davasının açılmasını teminen kovuşturmaya yer olmadığında dair karara karşı yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” demilmektedir.

Hukuki Nitelendirme
Kovuşturmaya yer olmadığında dair kararı itiraz üzerine inceleyen mahkeme, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya eksik soruşturma nedeniyle soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.

Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup bu suçun oluşabilmesi için davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya oldu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.

Somut olayda suça konu sözlerin hakaret suçunu oluşturmadığı gerekçesine dayanan kovuşturmaya yer olmadığına daire kararı isabetli olup, mercii tarafından verilen itirazın reddi kararı da yerinde görüldüğünden, kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmiştir.

Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, CMK’nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN REDDİNE dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 15.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.”